Page 25 - Hekim Sözü Ocak-Mart 2024
P. 25
u sayımızın dosya konusu olarak 4-5 Mayıs 2024
tarihlerinde yapılacak olan İstanbul Tabip Odası
Bseçimli genel kuruluna hazırlanırken seçime
girecek 4 grupla röportaj yapmayı ve grupları sizlere
tanıtmayı hedefledik. Bu amaçla yayın kurulu olarak
belirlediğimiz soruları, tüm gruplara yazılı olarak
ilettik. Tüm gruplar seçim öncesi kendilerini tanıtma
fırsatı yaratmamız sebebiyle memnuniyetlerini ifade
ettiler. Cevaplarını belirtilen süreye ve karakter sayısına
uygun biçimde gönderdiler. Sadece Değişim Grubu
ve grubu temsilen Dr. Ahmet Erçek, soruları grup
tanıtımına uygun bulmadığını ifade ederek cevaplamak
istemedi. Bu sebeble bu sayımızın dosyası olarak seçime
girecek 4 grubun 3 ü ile yaptığımız röportajları sizlerle
paylaşıyoruz.
Kuşkusuz birkaç soru ile seçime girecek grupları tam
anlamıyla tanımak mümkün olamazdı. Bu sebeple en
objektif şekilde ve kısa yoldan grupların Türkiye sağlık
ortamında yaşanan sorunlara dair bakış açılarını ve
çözüm önerilerini öğrenmek istedik. Yine bu grupların
yönetime talip olurken kadın temsiliyetini ne kadar
gözettiklerini irdelemek istedik. Hekim göçünün her
geçen gün giderek arttığı, hekimlerin itibarsızlaştırıldığı
ve hiç olmadığı kadar değersizleştirildiği bir dönemden
geçiyoruz. Bizzat ‘Giderlerse gitsinler’ söylemi ile bu
gerçeğin somutlaştığı şu günlerde grupların bu konuya
dair görüşlerini öğrenmek istedik.
Hacamat ve sülük gibi geleneksel tamamlayıcı tıp
uygulamalarının giderek arttığını ve özellikle Sağlık
Bakanlığı eliyle sertifikasyon programlarının giderek
yaygınlaştığını görmekteyiz. Bu noktada grupların
geleneksel tamamlayıcı tıp ile kanıta dayalı tıbba karşı
mesafelerini ve yaklaşımlarını öğrenmek istedik.
Tabip odalarının bütçeleri denetlemeye tabiidir ve çok
iyi biliyoruz ki grubunuz oda yönetiminde dahi olsa
seçim çalışmalarını yürütürken bunu kendi kaynakların
ile yapmak zorundadır. Şeffaflık ve denetlenebilirlik
gereği seçime katılan tüm grupların bütçelerini ve
bütçelerinin kaynağını sorgulamak istedik. Zira grupların
bu konudaki hassasiyetleri aynı zamanda seçimi
kazandıkları taktirde, odayı birilerinin bürosu haline
getirmeyeceklerinin de önemli bir göstergesidir.