Page 34 - Hekim Sözü (Sayı 10) Temmuz-Ağustos 2020

DOSYA

çalışması yapılmadığından, pandemiye nu ve piyasanın vahşi koşullarına terk edi-
büyük ölçüde hazırlıksız yakalanıldı. İlk lemeyeceğini bir kez daha bütün çıplaklı-
göze çarpan Sağlık Bakanlığı’nın toplum- ğıyla göstermiştir. Son yirmi yılda hızlıca
Demokratik Katılım la, akademiyle, meslek örgütleriyle işbirli- hayata geçirilen sağlık reformları, kamusal
Grubu olarak; nite- ğinden, paylaşımdan, şeffaflıktan uzak bir sağlık anlayışının tasfiyesi, ülkemizde
politika benimsemesi oldu. Yapılan açık- ve Avrupa’da pandemideki kayıpların
likli tıp eğitimi, iyi lamalar, gerçek tabloyu göstermekte çok en önemli nedenidir. Sağlık başta olmak
hekimlik, insana ya- eksik kaldı. Hastanelerde kişisel koruyucu üzere kamusal verilmesi gereken hizmetle-
malzeme eksikliği başta olmak üzere ciddi rin özelleştirilmesinin, doğanın talanının,
kışır ücretle çalışma bir organizasyon eksikliği yaşandı. Bu kar hırsının, dünyayı gelecek nesillerden
koşulları önceliğimiz hazırlıksızlık ve vakaların tespitindeki ge- ödünç alınmış bir gezegen olarak görmek
cikme, salgında en öncelikli risk grubunda yerine, her bir karesinden kar elde edi-
oldu. Bundan sonra yer alan hekimler ve sağlık çalışanlarının lecek bir rant alanı olarak görme yakla-
da barışı, aklın ve enfekte olmasına yol açtı, meslektaşlarımız şımının sonucu bir pandemi olmuştur.
hayatını kaybetti. İktidar, başından itiba-
bilimin rehberliği- Pandemi hepimize yıkımla değil barışla,
ren, halkın sağlığını korumak yerine bir paylaşmayla, dayanışmayla varolunacağını
ni, halkın sağlığını “erken başarı hikayesi” yazmayı, buradan bir kez daha göstermiştir.
öncelemeye ve buna kendi iktidarını güçlendirerek çıkmayı
hedefledi. Bu nedenle de “salgın yöne- Ülkemizde de Dünya Bankası ve IMF tara-
karşı bir tutum, timi”nden çok “algı yönetimi”ni tercih fından sermayenin çıkarları doğrultusun-

kimden/ nereden etti, yapması gerekenleri ancak kamuoyu da dayatılan, tamamen ideolojik, politik
baskısıyla hayata geçirirdi. saiklerle uygulanan sağlık reformlarının
gelirse gelsin müca- ve kamusal alanın tasfiyesinin ne kadar
Pandemide kararların, alanda yeterli bilgi
dele etmeye devam ve donanıma sahip kurumlar tarafından hayati sonuçları olduğu gözlenmiştir.
edeceğiz. alın(a)maması, ülkemizi demokratik Yıllardır bizzat sağlık bakanları tarafından
kanalların giderek zayıfladığı, otokratik “hantal, bürokratik, verimsiz” olmakla
yönetimin daha çok hissedildiği bir nok- itham edilen, Sağlık Bakanlığı’nın elinden
taya getirdi. Artık en küçük bir eleştiriyi çıkarılmaya çalışılan eğitim, araştırma ve
bile varlığına saldırı gibi algılayan, farklı hizmet hastaneleri, yerlerinden yurtla-
hiçbir yaklaşıma tahammül edemeyen, rından sürülmeye çalışılan tıp fakültesi
tek tek gençlerin tutumundan kurumlara, hastaneleri, pandemi mücadelesinin en
meslek odalarına kadar her türlü baskı, önünde yer almıştır. Sağlık emekçilerinin
yıldırma, yıpratma ve hatta bölme çabası ve meslek odalarının sağlıkta özelleş-
içine giren bir yönetim anlayışı hakim- tirmeye karşı otuz yıldır sürdürdükleri
dir. Sosyal medyaya yönelik kısıtlama mücadeleyle kamu hastanelerinin nispeten
planları, İstanbul Sözleşmesi hakkında korunabilmiş olmasının değeri, salgın
yapılan yanıltıcı ve reddedici açıklamalar, günlerinde daha iyi anlaşılmıştır.
çoklu Baro tartışmaları hep bu tutumun Demokratik Katılım Grubu olarak; nitelikli
göstergeleridir. Görünen o ki, biat etme tıp eğitimi, iyi hekimlik, insana yakışır
dışında farklı bir tutuma aşina olmayan ücretle çalışma koşulları önceliğimiz oldu.
bu zihniyet, diğer meslek odalarına da Bundan sonra da barışı, aklın ve bilimin
yönelecektir. Toplumda karşılık bulan rehberliğini, halkın sağlığını öncelemeye
hemen her açıklamalarından sonra, meslek ve buna karşı bir tutum, kimden/ nereden
odalarına yetkilerinin hatırlatılması, had
bildirilmesi gündeme gelmektedir. Oysa gelirse gelsin mücadele etmeye devam
meslek odalarının demokratik, çağdaş, laik edeceğiz. Meslektaşlarımızın ekonomik
yapılarının korunması, hem ilgili meslek- ve özlük haklarına yönelik çalışmalarımı-
ler, hem toplum yararı, hem de ülkemiz zı sürdüreceğiz. Hekimlerin birkaç gün
demokrasisi için çok önemlidir. sonrasında alelacele sonlandırılan kuru al-
kışlara değil, her zaman yanlarında olacak,
İstanbul Tabip Odası pandemi dönemin- haklarını savunacak, değerbilir bir tutuma
de süreci takip etmiş, meslektaşlarımızın ihtiyaç duydukları biliyoruz. Biz hekimlere
yanında yer almış, yayınladığı raporlarla hep inandık ve pandemide yaşamsallığı
kamuoyunu bilgilendirmeye çalışmıştır. bir kez daha ortaya çıkan dayanışmayı bir-
Bundan sonra da tutumumuz bu yönde çok kanaldan sürdürdük. Bunu sürdürme-
olacaktır.
ye ve meslektaşlarımızla birlikte, nitelikli
Covid-19 pandemisi, sağlığın kamusal bir sağlık hizmeti ve iyi hekimlik mücadelesi-
hizmet olmasının ne kadar hayati olduğu- ni büyütmeye devam edeceğiz.

32 hekim sözü TEMMUZ-AĞUSTOS 2020