Page 21 - Hekim Sözü (Sayı 12) Kasım-Aralık 2020
P. 21
DOSYA
59. Hükümet döneminde fiilen başlatılan örgütleri mücadele edebilir.
“Sağlıkta Dönüşüm Programı”nın bir nu- Bu satırları yazdığım “Korona günleri”n-
maralı idari sorumlusu Recep Akdağ’dır. de, küresel kapitalizmin kaleleri dahil,
Gerçi programın asıl sahibi, küresel öl- istisnasız her ülkede ölüm kol gezerken, Biz sağlığın meta-
çekte sağlık alanının piyasaya açılmasını piyasalaştırılmış sağlık sistemlerinin nasıl laştırılarak piyasa
planlayan ve her ülkenin alt yapısına ve iflas ettiğine tanık olunca, 15 yıl önce
finansal kapasitesine göre alternatif plan- İTO Hekim Postası’ında (Şubat 2005) kurallarına tutsak
lar üreten Dünya Bankası idi ama Akdağ yazdığım bir yazıyı anımsadım. Nuray edilmesinin tehlike-
onu kendi elinin ve aklının eseriymiş gibi Mert’in, o günlerde Radikal’deki köşe-
benimsemiş ve bakanlığı boyunca azimle sinde alıntıladığı yazının son bölümünü lerine dikkat çeker-
savunmuştu. ken, körü körüne
aktarıyorum:
İTO başkanlığı görevine başladıktan kısa “Çıplak bir gerçek var karşımızda, geze- bir ideolojik saplantı
bir süre sonra, TTB Merkez Konseyi genimizde yaşamın sürdürülebilmesi ve içinde değildik. Sağ-
Başkanı Dr. Füsun Sayek’le birlikte yap- insan sağlığının barbar piyasa ahlakına
tığımız ilk görüşmede, Recep Akdağ’ın teslim edilmemesi için, eşitlikçi, katı- lık hizmetinin niteliği
benim siyasi görüşlerim hakkında epeyce lımcı, çevreci, dayanışmacı, barışçı bir serbest piyasa kural-
bilgi sahibi olduğu anlaşılmıştı. Terbi- iradi müdahale kaçınılmazdır. Bu, artık
yeli, ölçülü ama inatçı bir insan izlenimi sosyalistlerin siyasi mücadele perspektifi larına uymadığı için
veriyordu. Sonraki yıllarda, özellikle olmasının çok ötesinde, insanlık için bir kamusal sistemden
TTB yönetimi döneminde zaman zaman varoluş sorunu haline gelmiştir.” yanaydık.
gerilen tartışmalarımızda bile nezaket öl-
çülerini aşmadığına ama yanlış ve haksız
olduğunu bile bile siyaseten yüklendiği
tezleri sonuna kadar savunduğuna sıkça
tanık olmuştum. Uygulamak istedikleri
sağlık politikası 1980’lerden bu yana
gelmiş geçmiş sağcı iktidarların tasarlayıp
da fiiliyata geçirmeye cesaret edemedik-
leri radikal bir dönüşümdü. Ben daha
tabip odası yönetiminde görev almamdan
çok önce, bu politikayı Cumhuriyet’e
yazdığım bir yazıda teşhir etmiştim: (Yeni
Sağlık Politikası. Cumhuriyet 12 Ocak
1984)
Biz sağlığın metalaştırılarak piyasa
kurallarına tutsak edilmesinin tehlike-
lerine dikkat çekerken, körü körüne bir
ideolojik saplantı içinde değildik. Sağlık
hizmetinin niteliği serbest piyasa kural-
larına uymadığı için kamusal sistemden
yanaydık. Sağlık alanında hizmeti piyasa-
ya sunanla onu satın alan arasındaki bilgi
eşitsizliği, hizmeti satın alan bakımından
pazarlık olanağını sıfırladığı için sistem
daima istismara açıktır. Bu yüzden ya
piyasalaştırılmış sağlık hizmeti üzerinde
çok sıkı bir kamusal denetleme mekaniz-
ması kuracaksınız ki bu hem sistemin
tabiatına aykırıdır hem de ister istemez
sistemi bürokratlaştıracaktır. Ya da, araya
para, kazanç, kâr gibi piyasa unsurlarının
giremeyeceği kamusal bir sistemi tercih
edeceksiniz. Kuşkusun kamusal hizmetin
de bürokratlaşma tehlikesi vardır ama
buna karşı meslek odaları, sendikalar
ve hasta haklarını savunan sivil toplum
KASIM-ARALIK 2020 hekim sözü 19