Page 45 - Hekim Sözü (Sayı 13) Ocak-Şubat 202
P. 45
KÜLTÜR-SANAT
tezlerine sadık kalarak yapılan bu de-
ğişikliği Martin Eden’i yerel olmayan
bir karakter olarak gösterme isteği
olarak okumak mümkün. Film boyun-
ca Martin Eden ile Elena’nın ara-
sındaki sınıf farkı ve çatışması farklı
şekillerde izleyicilere gösteriliyor. Dil,
yönetmenin tecrübeli olduğu belgesel
tekniğinin baskın kullanımı, zaman ve
mekan algısına oynayan geri dönüş-
lerle ikisi arasındaki çatışmayı olduğu
kadar arka planda ilerleyen dönemin
çatışma ve tartışmalarını da başarılı
Martin, öğrenme sürecinde okudu- Yönetmen filmde kitabın sonunda bir şekilde yansıtıyor.
ğu kitaplar içinde en çok Herbert ölen Martin Eden’ı öldürmüyor, deni-
Spencer’in Neo-Darwinist fikirlerinden ze gönderiyor. Film küçük farklılıklar Jack London Upton Sinclair’e verdiği
etkilenir. Spencer’ın zayıf olanın güçlü dışında kitabın ana izleğine ve temel bir söyleşide kitaptaki amaçlarından
karşısında her zaman kaybettiği, her tartışmalarına sadık kalıyor. Uzun birinin kahramanın kişiliğinde Nietz-
zaman güçlü olanın hayatta kaldığı diyaloglarla örülü kitabı 2 saatlik scheci bireyciliğe saldırmak olduğunu
ve bunu doğal evrim olarak nite- bir filme ‘sığdırmak’ için zaruri olan söyler. “Tek bir eleştirmen bile bunu
lendirdiği görüşünden yola çıkarak kırpmalar dışında hikaye ve akış fark etmediğine göre çuvallamış
Nietzche’nin bireyciliğine ulaşır ve bu korunuyor. Roman uyarlamalarının olmalıyım” diye devam eder. Filmin
görüşü benimser. Bireyselliği göz ardı en büyük handikapı olan ‘kitabı daha London’un söz ettiği amacı görünür
iyiydi’ eleştirisini bu film için dile
etmesinin yeni patronlar doğuracağını getirmek pek mümkün değil. Yönet- kılmakta daha başarılı olduğunu tes-
söyleyerek Sosyalizmi eleştirir. İşçi men kitaptaki bazı karakterlerin ismini lim etmek gerek.
eylemleri ve grevlerle sınıf hareketi- değiştirmiş. Örneğin Ruth Morse, Jack London’la bitirelim: “Martin
nin yükseldiği, Sosyalizmin insanları Elena Orsini olmuş. Ayrıca kitaptaki Eden için neden biraz üzülmeyeyim
o derin yoksulluktan ve sefaletten Martin Eden İtalyan değil filmdeki ki? Martin Eden bendim. Fakat Martin
kurtaracak bir umut kapısı olduğu bu gibi. Yönetmenin romanı filme aktarır- Eden bir bireyci idi bense bir sosya-
dönemde Martin Sosyalizmle de temas ken yaptığı en belirgin müdahalenin, list. İşte bu yüzden ben yaşamaya
eder, üzerine düşünür fakat bilinçli bir zamanı ve mekanı değiştirmek olduğu devam ediyorum ve bu yüzden Martin
şekilde bireyciliği tercih eder. söylenebilir. Romanın hikayesine ve Eden öldü.”
OCAK-ŞUBAT 2021 hekim sözü 43