Page 23 - Hekim Sözü (Sayı 21) Mayıs-Haziran 2022

DOSYA

narak ücretli çalışanların örgütlü hak
arayışının önüne geçmektir.
Ücretli çalışanların demokratik
haklarının kullanımının engellenmesi
açısından Türkiye dünyada örnek
olarak gösterilen bir ülkedir. Ulus-
lararası Sendikalar Konfederasyonu
(ITUC) her yıl dünya ülkelerinin işçi
hakları açısından değerlendirdiği
Küresel Haklar Endeksi raporuna göre
Türkiye, Bangladeş, Belarus, Brezilya,
Filipinler, Honduras, Mısır, Kolombi-
ya, Myanmar ve Zimbabve ile beraber
işçi hakları açısından en kötü 10 ülke
arasında yer almaktadır. Bu tablo,
2
işverenlerin ve siyasi iktidarın ortak
çabaları ile yaratılmıştır.
Ücretli çalışanların işyerlerinde, işko-
lunda ve ulusal/uluslararası ölçekte
ortak hak ve çıkarlarını savunmalarını
engellemenin bir yolu da onları statü,
meslek, eğitim, gelir düzeyi, milliyet,
inanç vs gibi eksenlerde bölüp parça-
lamaktan geçmektedir. Çıkarlarımızın
bizim gibi ücretli çalışanlarla değil
aynı milliyetten, dinsel inançtan, siya-
si düşünceden vs. patronlar ile ortak
olduğunu anlatarak karşısındaki sınıfı
bölmeye, mücadele gücünü zayıflat-
maya çalışırlar. Türkiye’de örneğini
gördüğümüz gibi özellikle sarı sendi-
kaları bu tip ideolojik manipülasyonlar
için kullanırlar, onların büyümesi için
-devletin tüm kurumlarını da seferber
ederek- desteklerini esirgemezler.
Benzer biçimde, ücretli çalışanlar
arasındaki statü, eğitim ve gelir düzeyi
gibi unsurlar üzerinden de bölerek kar-
şılarındaki gücü zayıflatmak isterler.
bu şekilde kabul edilen tanıma göre hayata geçirmesinde bir dizi güçlükle
tüm ücretli çalışanlar için sendikalı karşılaşılmaktadır. Bu nedenle “ortak çıkarları ve hakları
olmak bir haktır. savunmak” için, etkili biçimde savun-
Öncelikle ücretli çalışanların olduğu
“…ortak çıkarlarını ve haklarını gibi işverenlerin de çıkarları ortaktır, mak için, tüm bu engelleri, manipülas-
savunarak…” ancak gerçek şu ki onlar daha örgütlü- yonları ve böl-parçala-yönet politi-
Bu ifade, işçilerin, yani ücret geliriyle dür. “Sendika” adı verilen dernekleri, kalarını aşmaya yönelik bir sendikal
yaşamını sürdürenlerin çıkarlarının siyasi partileri hatta devlet düzeyinde- anlayışı, sınıf ve kitle sendikacılığı
ortak olduğu fikrine dayanır. Hak- ki örgütlenmeleriyle ortak sınıf çıkarla- çizgisini güçlendirmek şarttır.
ları savunmak ve geliştirmek için rını etkili bir biçimde savunurlar. “…çalışma ve yaşam koşullarını
haklı olmak yetmez, güçlü olmak da iyileştirmek için…”
gerekmektedir. Güçlü olmanın yolu İşverenler sadece kendi birliklerini Ücretli çalışanların sendikalarda
ortak çıkarlar ve haklar için bir araya sağlayarak, örgütlenmelerini güçlen- birleşmesi için öncelikli motivasyon,
gelmekten geçmektedir. Hakkını direrek değil, aynı zamanda karşısın- ücretini patronların insafına bırakma-
savunmak ve geliştirmek, işyerinden daki sınıfın birliklerini zayıflatarak, mak, işyeri ölçeğinde birliği sağlayarak
başlayarak, işkolunda, ulusal ve ulus- onları bölerek, parçalayarak da ortak patronla toplu pazarlığa oturmak, -ge-
lararası düzeyde birlik olmak şarttır. çıkarlarını savunurlar. Bunun bir yolu rekirse grev gibi araçları kullanıp- top-
Sade ve kolayca kabul görecek bu fikir her türlü ideolojik aygıtı ve yasal zor lu iş sözleşmesi imzalayarak gelirinde
fiiliyata geçtiğinde karmaşıklaşmakta, mekanizmalarını kendi lehlerine kulla- iyileşme sağlamak, iş güvencesini

mayIS-HAZİRAN 2022 hekim sözü 21