Page 32 - İnsan Olarak Hekim Karar Verme ve Akıl Yürütme Yolları
P. 32

Örneğin  İstanbul Tıp  Fakültesi  öğretim  üyesi  Prof  Dr  Hulusi
            Behçet, hastalarında rastladığı ağız ve genital bölgede ülserler ve göz
            bulgularını uzun bir gözlem ve çalışma sonunda 1937’de tek bir has-
            talık olarak tanımlamıştır.  Hipokrat’tan beri bilinen bu hastalık 1947
            yılında Zürih’te toplanan uluslararası dermatoloji kongresinde “Mor-
            bus Behçet- Behçet Hastalığı” olarak adlandırılmıştır. (Satar, 2009)

               2.2.6. Kapsamlı karar verme (Exhaustive Decisionmaking)
               Bu  yöntemde  tüm  olası  veriler  ayrım  gözetmeden  toplanır  ve
            sonra sıralanır. “Av tüfeği yaklaşımı” olarak da bilinir. Avcılıkta bir
            fişekte onlarca saçma bulunur ve fişek ateşlendiğinde bunlar geniş bir
            alana yayılır, böylece hedefe rastlama olasılıkları artar.  Bu yaklaşım
            genellikle tanı koymayı öğrenmede ilk adım olarak kabul edilebilir.
            Ancak her olasılık için birçok araştırma gerektireceği için aşırı zaman,
            emek ve maliyete yol açabilir.
               Bu yöntemde akıl yürütmenin erken kapanması, yanlış tanı koyma
            açısından bir risk oluşturur. Öte yandan çok kapsamlı laboratuvar ve
            tanı testleri toplayarak yanlış tanıdan kaçınmak, daha geniş bir pers-
            pektif elde etmek mümkün müdür? Bu soruya yönelik araştırmalar
            bunun aşırı derecede iyimser bir bakış açısı olabileceğini göstermek-
            tedir. Neden böyledir? Birincisi, birçok hekim bir hastayı muayene
            ettiğinde bir tanı izlenimi oluşturabilir ve ek bilgi eklemek nadiren
            tanıyı değiştirir ancak değerlendirmeyi uzatır ve finansal olarak ma-
            liyetlidir. Otopsi serisinde yapılan bir çalışma, yalnızca öykü ve fizik
            muayene ile %60-70 doğru tanı konurken, tek başına görüntüleme
            teknikleriyle bu oranın %35 olduğunu göstermiştir.
               Biz de gündelik pratiğimizde bu çalışmayı doğrular biçimde, her
            gün hastaların birçok MR ve tetkikle ama tanıları konmadan dolaş-
            malarına tanık olmaktayız.
               Kapsamlı stratejiler genellikle deneyim veya sezginin rehberliğin-
            den ve dolayısıyla tüm bulguları mantıklı bir resme oturtmak için
            gereken perspektiften yoksundur.  Ayrıca, tanısal testler adı altında
            “objektif” bilgi edinmek gerçek bir hipotetik dedüktif akıl yürütme-
            den çok doğrulama yanlılığını yansıtabilir.


                                        31
   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37