Page 61 - İnsan Olarak Hekim Karar Verme ve Akıl Yürütme Yolları
P. 61

Kalıp yargılar iki fazda oluşur. Birinci aşama, kalıp yargının oluş-
          tuğu  aşamadır.  İkinci  aşamada  ise  kalıp  yargıların  başkalarına  karşı
          değerlendirme, yargılama ve eylemde kullanılıp kullanılmayacağı be-
          lirlenir. Sürecin ikinci aşamasında, insanlar hedef kişiyle etkileşimde
          bulunduklarında oluşmuş inançları bilinçli bir çaba veya dikkat ge-
          rektirmeksizin kullanırlar.

            Araştırmalar, sağlık hizmeti verenlerin yukarıda açıklanan sürecin
          birinci evresi sırasında azınlık grubu üyeleri hakkındaki olumsuz ka-
          lıp yargıları otomatik olarak aktive ettiğini göstermektedir.
            Örtük ırksal önyargılar, yalnızca bir hekimin azınlık grubu hasta-
          larına yönelik davranışlarını değil aynı zamanda azınlık grubu hasta-
          ların sağlık ekibiyle etkileşimlerinde nasıl hissettiğini de etkileyebilir.
            Kalıp yargılar üzerine yapılan çalışmalar, çocukluğumuzdan itiba-
          ren ailemizden, sosyokültürel çevremizden edindiğimiz stereotiplerin
          tekrar tekrar kullanılması sonucu, stereotipleme eyleminin bilinçten
          uzaklaşıp, örtük hale geldiği ve psikolojik bir sistem yarattığını ortaya
          koymaktadır. Araştırmalar bir bireyin bir gruba karşı bilinçli olumsuz
          duyguları olmadığı hatta bilinçli olarak kalıp yargılarını bastırmaya
          çalıştığı durumlarda bile bunun doğru olduğunu göstermektedir. Bi-
          linçli olmayan önyargılar, en iyi niyetli bireylerin bile davranışlarını
          etkileyebilir.
            İngiltere’de 2,5 milyondan fazla okul öğrencisiyle yakın zamanda
          yapılan bir araştırma, öğretmenlerin genel olarak siyah ve Bangladeşli
          öğrencilerin yeteneklerini küçümsediğini, beyaz, Hint ve Çin çocuk-
          larının becerilerini abarttığını göstermiştir. Bu sonuç öğretmenlerin
          ilgili etnik gruplar hakkında kalıplaşmış algılara sahip olduklarını or-
          taya koymaktadır. İkinci Dünya savaşında Alman toplama kampların-
          da Dr. Josef Mengele ve Japonya’da U-731 adlı tesiste Dr. Shiro İshii
          tarafından başka etnik, siyasi, azınlık grubu insanlara yapılan korkunç
          deneyler önyargı ve kalıp yargıların, ırkçılığa varan en uç örnekleri
          olarak halen tıp tarihinin karanlık sayfalarında yer almaktadır.
              Daha  önceden  temas  edilmemiş  etnik  gruplarla  karşılaşmak
          insanları endişeli yapabilir. Özellikle bu gruplar hakkında oluşmuş


                                     60
   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66