Büyükşehir Ve Silivri Belediye Başkanları Dere Yatağına Hastane İnşaatıyla İlgili Olarak İfadeye Çağrıldı
- Ekim 17, 2011
- 2177
Aralarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Silivri Belediye Başkanı Hüseyin Turan ve Çatalca Belediye Başkanı İsmail İp’in de bulunduğu yetkililer dere yatağına inşa edilen devlet hastaneleriyle ilgili olarak İçişleri Bakanlığı’nca ifade vermeye çağrıldı.
Hatırlanacağı gibi 8 Eylül 2009 tarihinde Silivri ve İstanbul’un pek çok bölgesinde yaşanan aşırı yağış sel felaketine yol açmış, can kayıplarının yanı sıra dere yataklarında bulunan pek çok binada sel baskını yaşanmıştı. Baskınlar sırasında kamu sağlık kurum ve kuruluşları da zarar görmüş, Silivri ilçesinde özellikle Prof. Dr. Necmi Ayanoğlu Silivri Devlet Hastanesi, Selimpaşa Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesi, Şerife Baldöktü Sağlık Ocağı, Çatalca ilçesinde ise İlyas Çokay Devlet Hastanesi hasar görmüş, sağlık hizmeti verilemez hale gelmiş, hastalar ve kamu sağlık çalışanları ciddi mağduriyet yaşamıştı.
Odamızca yapılan araştırmalar sonucunda mal ve can kaybına neden olan bu ağır faturanın nedeninin; kamu sağlık kurum ve kuruluşlarının dere yataklarına ve/veya kenarına kurulması, dere yataklarının yanlış şekilde kapatılması ve imar planlarının mevzuata ve bilimsel gereklere aykırı yapılması olduğu belgelerle tespit edilmişti. Bu nedenle, hukuka ve bilimsel ilkelere aykırı şekilde dere yatağının kenarına inşa edilen hastanenin sel baskınına uğramasında ve hastalar ile sağlık çalışanlarının mağdur olmasında açık ihmalleri bulunan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, dönemin İstanbul İl Özel İdaresi Başkan ve üyeleri ile dönemin Silivri Belediye Başkanı Hüseyin Turan hakkında Taşkın Sulara ve Su Baskınlarına Karşı Korunma Kanunu’na muhalefet ile görevi kötüye kullanma suçlarından, ilgili cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmuştuk.
Yaptığımız şikayet üzerine sorumluların ifade vermeye çağrılmasını (aradan iki yıl geçmiş olsa da) memnuniyetle karşılıyor, İçişleri Bakanlığı’nca yürütülen soruşturmanın ve sonuçlarının da aynı sorumlulukla takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.