Kamu Hastanelerinin yapısını işletme haline getirmek hiç kimseye hekimleri mağdur etme hakkı vermiyor!

Ne mevcut yasal durum ne de hastaların ve hekimlerin haklarını önceleyen yaklaşım, hekimlerin çalıştıkları hastanelerin dışındaki kurumlarda nöbet tutmalarına onay vermez!

İlk örneklerini Bakırköy Kamu Hastane Birliği’nde görmeye başladığımız; hekimlerin istemleri dışında başka hastanelerde nöbet tutmaya zorlanmaları, acillerde “dahiliye ve pediatri poliklinik muayeneleri” yapmak zorunda bırakılmaları, hekimleri mağdur etmenin yanı sıra, evrensel sağlık hizmeti ile bağdaşmayan, yatış gerektiren hastaların takibi gibi ciddi tıbbi sorunlar doğurmaya aday bir uygulamadır. 

Nitelikli bir sağlık hizmetinin olmazsa olmaz ön koşulu, atılan her adımın devamındaki aşamaların hastalar ve hekimler açısından yaratacağı sakıncaların öngörülmesi ve buna uygun tedbirlerin önceden alınması gerekliliğidir.

Sağlık hizmeti bir ekip hizmetidir. Ekip hizmeti anlayışı basitçe hekim ve hemşirenin bir arada çalışması olarak değerlendirilemez. Sağlık hizmetinin;  binası, ekipmanı, hastanın tedavisinin ve devredilebileceği mekan, zaman ve ekibin uyum ve düzeninin sağlandığı bütünlüklü bir organizasyona sahip olması anlamına gelir. Ocak ayı itibariyle Bakırköy Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği’nin 12.12.21012 tarih 1552 sayılı yazısıyla, Büyükçekmece Devlet Hastanesi, Prof.Dr.Necmi Ayanoğlu Silivri Devlet Hastanesi, Bakırköy Sadi Konuk EAH’de görevli dahiliye uzmanlarının bir kısmı Esenyurt Devlet Hastanesi’nde 2013 yılı Ocak ayı dahiliye branş nöbetine, Yine Büyükçekmece Devlet Hastanesi, Prof.Dr.Necmi Ayanoğlu Silivri Devlet Hastanesi, Bakırköy Sadi Konuk EAH, Bağcılar EAH, Kanuni Sultan Süleyman EAH, Mehmet Akif Ersoy KDC EAH’de görevli çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanlarının bir kısmı da aynı şekilde Esenyurt Devlet Hastanesi’nde 2013 Ocak ayı çocuk sağlığı ve hastalıkları branş nöbetine dahil edilmiş durumdadır. Bu çalıştırma tarzının yaygınlaşmasının önümüzdeki dönem sağlık ortamının  ve hekim istihdamının düzenlenmesinde  özel önem taşıdığını ve bu biçimiyle kabul edilemez olduğunu belirtmek istiyoruz.
Yapısal sorunlara palyatif, anlık çözümler getirmeye çalışmak, hekimleri mesaileri sonrasında Esenyurt Hastanesi’nde nöbet tutmaya zorlamak, bilinmelidir ki mevcut sorunları çözmeyeceği gibi, sunulan sağlık hizmetinin niteliğini daha da bozacak, hekimleri mağdur etmek dışında bir sonuç doğurmayacaktır.

Esenyurt Devlet Hastanesi’nde dahiliye ve pediatri branşlarında var olduğu belirtilen uzman hekim açığının yeni atamalarla kolaylıkla giderilebilir olduğu görülmektedir. Bu kolay yöntem yerine, hekimlerin çalışma huzurunu bozmasının yanı sıra hastalar açısından da sakıncalar barındıran bu varol uygulamadan bir an önce vazgeçilmesini bekliyoruz. Hiçbir bilimsel yaklaşımda yeri olmayan ”acil’de dahiliye polikliniği” gibi popülist tutumları ise hiçbir biçimde kabul edilmez buluyoruz. Hekimlerin hiç tanımadıkları bir ekiple, yolunu yordamını bilmedikleri binalarda nöbet gibi hassas görevlere istemleri dışında görevlendirilmeleri ve yine yatış gerektiren hastaların takiplerinde yaşanacak sorunlar gibi deontolojik ve etik bir çok faktör bu uygulamanın bir an önce sonlandırılması gerektiğini göstermektedir.

Bu tabloya yol açan hekim hareketliliğinin, hızla yapılabilecek yeni uzman, eş durumu ve mecburi hizmet atamalarıyla giderilebilecek nitelikte olduğu görülmektedir. Bu yöntemle sorunun hızla giderilmesi,  hekimlerin ve hastaların mağdur edilmemesi talebimizi gerek Bakırköy Kamu Hastane Birliği Genel Sekreterliği’ne gerekse Sağlık Bakanlığı’na resmi olarak bildirmiş durumdayız.

İstanbul Tabip Odası olarak; hastaların yararına olmayan, hekim mağduriyetine yol açan ve hukuksal dayanaktan yoksun bu keyfi nöbet uygulamasında hekimlerin yanında olacağımızı, hukuksal ve idari yönden her türlü girişimle sorunun takipçisi olacağımızı bildirir, ilgililerden mağduriyet yaratmadan gerekli adımları atmalarını beklediğimizin bilinmesini isteriz.

İstanbul Tabip Odası
Yönetim Kurulu