GOP Taksim Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Yangını Hata Ve İhmallerin Bir Sonucudur!


  • Nisan 10, 2018
  • 1594

Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası (İTO), GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde geçtiğimiz günlerde meydana gelen yangının hata ve ihmaller sonucu olduğu açıklamasını yaptı.

TTB ve İTO temsilcilerinden oluşan bir heyet, 5 Nisan 2018 tarihinde yangın haberini alır almaz hastanaye giderek gözlem ve incelemelerde bulundu. Heyet görüşlerini 10 Nisan 2018 tarihli yazılı açıklamayla kamuoyuna duyurdu.

Açıklamada, sebebi kesin olarak bilinmemekle birlikte yangına ciddi ihmal ve hataların sebep olduğunun açıkça görüldüğü kaydedilerek, bu olaydan çıkarılması gereken dersler olduğu belirtildi.

Öncelikle güvenlik önlemlerinin uygunluğunun ve bu alandaki denetlemelerin nasıl yapıldığının araştırılmasının gerektiğine yer verilen açıklamada, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre “çok tehlikeli” sınıfta olan hastanelerde risk analizleri yapılması, acil eylem planları hazırlanması ve her yıl yangın tatbikatı yapılması gerektiği hatırlatıldı.

Hastane, okul, adliye vb. kamu kurumları başta olmak üzere, tüm afet planlamalarının, denetleme sonuçlarının kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılmasının talep edildiği açıklamada, “TTB ve İTO olarak, öncelikle hastanede görevli sağlık çalışanlarına ve tedavi gören vatandaşlara geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Ayrıca yaşanan yangınla ilgili soruşturma süreçlerinin takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz” denildi.

Açıklamanın tam metni aşağıdadır:

10.04.2018

 

BASIN AÇIKLAMASI

GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yangını

Hata ve İhmallerin Bir Sonucudur!

 

05.04.2018 tarihinde Gaziosmanpaşa (GOP) Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde saat 16.00 sularında büyük bir yangın başladığı haberini alır almaz, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, İstanbul Tabip Odası (İTO) Yönetim Kurulu ve tabip odası üyelerinden oluşan bir heyetle hastaneye gidildi.

TTB Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, İstanbul Tabip Odası (İTO) Genel Sekreteri Dr. Samet Mengüç, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. İncilay Erdoğan, İTO komisyon üyelerimiz Dr. Osman Öztürk,  Dr. Feray Kaya, Dr.  Hatıra Topaklı ve Dr. Çağla Demir’den oluşan TTB-İTO heyeti, olay sırasında yerinde gözlem ve incelemelerde bulundu. Ayrıca, TTB Başkanı Dr. Raşit Tükel ve İTO Genel Sekreteri Dr. Samet Mengüç  İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Savaş Öztürk’ün olduğu kriz masası ile görüşerek geçmiş olsun dileklerimizi ve görüşlerimizi paylaştı.

Geniş bir alanda meydana gelen ve hızla yayılan büyük çaptaki bu yangının can kaybı olmadan atlatılması elbette sevindiricidir. Onlarca can kaybı olabilecek bir felaketin eşiğinden dönülen bu yangın sırasında sağlık çalışanlarının hastanenin tahliye edilmesi ve hastaların nakli sürecinde  gösterdiği yoğun çaba ve çalışmanın büyük katkısını unutmamak gerekir. Başta 32 yoğun bakım hastası olmak üzere, aralarında durumu ağır olan, ameliyattan yeni çıkmış, oksijen gibi yaşamsal desteğe her an ihtiyaç duyanların da olduğu yüzlerce hastanın can kaybı olmadan tahliye ve nakillerinin yapılmış olması tesellimizdir. 

Yangının çöp konteynerine atılan bir sigara izmaritinden ortaya çıktığını iddia edenler olduğu gibi, hastanenin çatı katından başladığını ileri sürenler de vardır. Kesin sebebi bilinmemekle birlikte ciddi ihmal ve hataların olduğu açıkça görülen bu hastane yangınından çıkarılması gereken önemli dersler vardır.

Neden ne olursa olsun yangınlar mutlaka ihmal  ve hatalar zinciri sonucu oluşur. Bu aşamada üzerinde durulması gereken konu; kim veya kimlerin hatası, ihmali varsa bunların tüm ayrıntısıyla ortaya çıkarılması, kamuoyu ile paylaşılması olacaktır. Hastanede, 2011 yılında, henüz yapım aşamasında iken benzer bir yangının çıkmış olması ve o yangının da aynı şekilde tek cephede tüm bina boyunca kısa sürede yayılmış olması, binanın yalıtım ve dış cephe tasarımında yüksek tutuşma ve yanma dereceli maddelerin kullanıldığını düşündürmektedir.

Öncelikle hastanedeki  yangın güvenlik önlemlerinin uygunluğunun ve bu alandaki denetlemelerin nasıl yapıldığının araştırılması gerekiyor.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre “çok tehlikeli” sınıfta olan hastanelerde risk analizleri yapılmalı, acil eylem planları hazırlanmalı, her yıl yangın tatbikatı yapılmalıdır.

20 Mart 2015 tarihinde Hastane Afet ve Acil Durum Planı (HAP) Uygulama Yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Yönetmeliğe göre her hastanenin Afet ve Acil Durum Planlarının olması ve bunun her yıl yenilenerek il sağlık müdürlüklerine gönderilmesi gerekmektedir. Ayrıca, bu yönetmelikte tüm acil durumların organizasyon şeması ve sorumlulukları tanımlanmıştır. Her hastanenin ölçeğine göre HAP ofisi veya birimi oluşturma zorunluluğu vardır. 

Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda hazırlamış olduğu bir de kılavuz bulunmaktadır. Kılavuzda “Olaya Özel Plan Örneği” başlığında “Hastane İçi Yangın” için tüm aşamalar ayrıntılı olarak yer almaktadır.

Kılavuza göre;

- Hastanenin durumu, özellikleri (büyüklük , yangın ekipmanı vb.) tanımlanmalıdır.

- HAP Komisyonu, bulunduğu hastanenin yangın planını yapmalı ve bu plan uygulanabilir olmalıdır.

- Her hastanede tüm personel yangınla ilgili eğitim almalıdır.

- Bina içinde güvenlik ve söndürme için belirli sayıda personel eğitilmelidir.

Ayrıca, planlamada yangın alarm sistemleri, tahliye planları (yönlendirme işaretleri, güzergahlar vb.) yer almalıdır.

Yangın sırasında yaşananlar, tahliyenin acil durum eylem planına göre yapılmadığını düşündürmektedir. Bu da yılda en az bir kez yapılması gereken tahliye ve söndürme tatbikatlarının yapılıp yapılmadığı sorusunu akla getirmektedir.

Önemle dikkate alınması gereken bir konu da, bir hastane yapılırken seçilen bölgenin ulaşımının kolay olması, fiziki yapısı ve kapasitesinin mutlaka planlama içinde düşünülmesi gerektiğidir. Çok katlı 350 yatak kapasiteli bir hastanenin mahalle arasında dar bir alanda yapılması, sağlık hizmeti sunumunu olumsuz etkilerken, afet durumlarında hem çevrede yaşayanlar hem hastalar hem de çalışanlar için riski yönetmekte ciddi zorluklar oluşturmaktadır. GOP Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi yangınında yaşanan bu yöndeki zorlukları yerinde gözlemledik. 

TMMOB Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nin yangınla ilgili değerlendirme raporuna bakıldığında, tablonun ne denli riskli olduğu ortaya çıkmaktadır. Söz konusu raporda; “Meydana gelen yangında dış cephe malzemesinin yanıcı olduğu ve yönetmeliklere uygun olmadığı yangının yayılma hızından ve yangın esnasında ortaya çıkan dumanın renginden belli olmaktadır. Dumanlar rüzgârında etkisi ile yan binaya da yayılmış daha sonrasında katların içerisine sızmıştır. Yangının büyümesinin nedeni kullanılmaması gereken dış cephe malzemesinin kullanılmış olması ve aynı zamanda basınçlandırma sistemlerinin bulunmamasından veya çalışmamasından kaynaklıdır. Basınçlandırma sistemleri, yangın anında yayılan dumanların kaçış yollarına ulaşmasını engellemek için tasarlanan, kaçış merdiveninde oluşturduğu pozitif basınç sayesinde dumanların ilerlemesini durduran sistemlerdir. Bu sayede 20 katlı bir yapının 12. katında çıkan ve yayılmaya başlayan yangının dumanları diğer katlara yayılsa bile, basınçlandırma sistemi sayesinde kaçış merdivenlerine ulaşamayacak ve üst katlardaki insanların güvenli bir şekilde yapıdan tahliyesine olanak sağlayacaktır. Basınçlandırma sistemlerinin olmaması veya sağlıklı çalışmaması neticesinde ise yangın dumanlarının kaçış yollarına ulaşması felaketle sonuçlanacaktır” denilmektedir.

Yine bu açıklamada sorulan soruların cevaplarının yetkililerce verilmesi, kamuoyunun aydınlatılması gerektiği açıktır.

1-Bina yüksekliği 28.50 metreden fazla olan binalarda, dış cephelerin zor yanıcı malzemeden olması gerekirken bina ilk tesis edildiğinde bu malzemelerin onayını kimler vermiştir, denetimlerini kimler yapmıştır?

2-Bina içerisine duman yayılması ve tahliye edilememesi sonucunda duman tahliye sistemlerinin varlığı, yeterliliği ve çalışıp çalışmadığı kontrol edilmiş midir?

3-Duman ve alevlerin hastane içerisinde diğer katlara ve bölümlere yayılmaması için yangına en az 120 dk. dayanıklı bölümler (yangın kompartımanı) oluşturulmuş mudur?

4-Yangın esnasında katlarda bulunan insanların, yangın mahallinden güvenli bir şekilde tahliyesi için tesis edilmiş, bu ve benzeri binalarda zorunlu olan yangın merdiveni basınçlandırma sisteminin varlığı, yeterliliği ve çalışıp çalışmadığı kontrol edilmiş midir?

5-Yangın sırasında yaşanan panik göstermiştir ki, tahliye acil durum eylem planına göre yapılmamıştır. Peki senede en az bir kez yapılması gereken tahliye ve söndürme tatbikatları yapılmış mıdır?

6-İlgili yönetmelikler gereğince yangın söndürme sistemlerinin periyodik olarak en az yılda bir kere denetimleri yapılmış mıdır?

Yaşanan yangın ayrıca bir başka eksikliği daha açığa çıkartmıştır.  Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’te yapılan değişikliklerle ruhsat ve bina iskan aşamalarındaki denetimler, yangın konusunda ülkemizin en deneyimli teşkilatı olan itfaiye devre dışı bırakılarak yerel idarelere devredilmekte ve deneyimsiz, konusunda uzman olmayan kişilerle denetimler yapılmaya çalışılmaktadır.

Hastane, okul, adliye vb. kamu kurumları başta olmak üzere, yapılan tüm afet planlamalarının, denetleme sonuçlarının kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılmasını talep ediyoruz.

TTB ve İstanbul Tabip Odası olarak, öncelikle hastanede görevli sağlık çalışanlarına ve tedavi gören vatandaşlara geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Ayrıca yaşanan yangınla ilgili soruşturma süreçlerinin takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.

Saygılarımızla,

Türk Tabipleri Birliği
İstanbul Tabip Odası


Bu HABERİ Paylaş!