Emek Bizim, Söz Bizim, G(ö)REV Bizim
- Şubat 08, 2022
- 1047
Türk Tabipleri Birliği (TTB) “Karanlığa Karşı; Önlüğümüzün Beyazına, Özlük Haklarımıza, Halkın Sağlık Hakkına Sahip Çıkıyoruz! EMEK BİZİM, SÖZ BİZİM!” diyerek başlattığı eylem süreci kapsamında hekimlerin ve diş hekimlerin bir kısmının gelirlerinde düzenleme içeren ama onlar arasında dahi eşitsizlik yaratan ve tüm sağlık çalışanlarını kapsamayan tasarının geri çekilmesine karşı 6 Aralık’ta ve 15 Aralık’ta GöREV’deydi. Tasarının Ocak ayında görüşüleceği söylenmesine rağmen hâlâ görüşülmemesine bir kez daha itiraz yükseltildi. 26 Ocak-4 Şubat tarihleri arasında Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve tabip odaları “Beyaz Nöbet” tutarak tasarının kapsayıcılığının arttırılarak derhal Meclis’e getirilmesini talep etti. 4 Şubat’ta Nöbet eyleminin sonlanmasının ardından Meclis önünde yapılan basın açıklamasıyla taleplerini bir kez daha haykırdılar.
Bugün (8 Şubat 2022 Salı) tüm yurtta hekimler ve sağlık emekçileri bir kez daha bir araya gelerek; taleplerini görmezden gelen hükümeti ve yetkilileri uyarmak, seslerini duyurmak amacıyla G(ö)REV eylemine gitti.
İstanbul’daki G(ö)REV çağrısı İstanbul Tabip Odası (İTO), Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Şubeleri, Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş) İstanbul Şubesi, Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası İstanbul Şubesi, İstanbul Dişhekimleri Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası ve Dev Sağlık İş imzasıyla gerçekleştirildi.
Hekimler ve sağlık çalışanları, meslek örgütlerinin ortak çağrısıyla sabahın erken saatlerinde çalıştıkları hastanelerde toplanıp basın açıklamaları gerçekleştirdiler. İstanbul’da Bakırköy Dr. Sadi Konuk EAH, Bakırköy Ruh ve Sinir EAH, (Okmeydanı) Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi, Sarıyer Hamidiye Etfal EAH, Seyrantepe Şişli Etfal EAH, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, Marmara Tıp Pendik EAH, Cerrahpaşa Tıp Fak., Zeynep Kamil EAH, Kartal Şehir Hastanesi, İstanbul (Samatya) EAH, Kanuni Sultan Süleyman EAH ve Silivri Devlet Hastanesi G(ö)REV açıklaması yapılan hastanelerden bazıları oldu.
İstanbul’daki merkezi etkinlik ise aynı gün 12.30’da İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) önünde yapıldı.
Saat 12.00’de Temel Bilimler binası önünde toplanan yüzlerce hekim ve sağlık çalışanı “G(ö)REVdeyiz, Uyarıyoruz: Oyalama Değil Hakkımız Olanı İstiyoruz!” dedi. Burada kısa bir konuşma yapan İTO Genel Sekreteri Dr. Osman Küçükosmanoğlu; “Bugün ülke çapında bir uyarı eylemindeyiz, G(ö)REVdeyiz, bütün sağlık çalışanları olarak bir aradayız. Acil durumlar dışında sağlık hizmeti verilmiyor. Uyarıyoruz, oyalama değil hakkımız olanı istiyoruz. Sağlıkta dönüşüm programı sonucunda tüm hekimler ve sağlık emekçileri ile birlikte halkımız da mağduriyet yaşıyor. Halkın sağlık hakkını savunmak için buradayız. Yurttaşlarımıza anlayışları için teşekkür ediyoruz. Yaşanabilir bir ücret ve özlük haklarımız iyileştirilmediği sürece eylemlerimize devam edeceğiz. Buradan yetkilileri verdikleri sözleri tutmaya çağırıyoruz.” dedi.
Kalabalık grup “Birleşe Birleşe Kazanacağız” “Emek Bizim Söz Bizim” “Direne Direne Kazanacağız” “Yaşasın Birlik Dayanışma” “Sağlık İşi Ekip İşidir” “İnsanca Yaşamak İstiyoruz” “Yaşamak ve Yaşatmak İstiyoruz” “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” “Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam” “Herkese Eşit Ücretsiz Sağlık” sloganları eşliğinde Ana Giriş Kapısı önüne yürüyüşe geçti.
Eyleme çağrıcı kurumların yönetici ve üyeleri katılırken, CHP, HDP ve TİP İstanbul milletvekilleri ile KESK Şubeler Platformu ve çeşitli siyasi partiler de destek verdi.
BU G(Ö)REV EMEĞİMİZE, GELECEĞİMİZE, HALKIN SAĞLIK HAKKINA SAHİP ÇIKTIĞIMIZI GÖSTEREN BİR UYARIDIR
Ortak basın açıklamasının öncesinde kurum temsilcileri kısa konuşmalar yaptılar.
İstanbul Dişhekimleri Odası Başkanı Ali Gürlek: Üyelerinin çoğunluğu serbest çalışan bir meslek örgütünün başkanıyım. 30-40 yıl bir muayenehane işlettiniz, bugün emekli olduğunuzda alacağınız emekli maaşı 2500-3000 liradır. Onca yıl vergi verdiniz, katma değer yarattınız, birçok insana iş imkânı sağladınız ve geldiğiniz yer burası. Bizler Dişhekimleri olarak kabul etmiyoruz, emeklilikte geçinecek bir ücret istiyoruz, emek bizim söz bizim ve hakkımızı alana kadar alanlardayız.
İstanbul Eczacı Odası Başkanı Pınar Özcan: Türkiye’nin tüm sağlık ekibi olarak karşınızdayız. Buradayız Beyaz Nöbet’teyiz. İki yıldır hayat kurtarmak için yılmadan görev yapan bizler bugün insanca yaşamak, hakkımızı alabilmek, sesimizi duyurmak için buradayız. Tüm eczacı meslektaşlarımız, tüm sağlık emekçileri ile birlikte hastanelerde filyasyon hizmetlerinin kesintiye uğramaması için görevdeler ancak aynı hizmet sınıfında yer almalarına rağmen meslektaşlarımız ne yazık ki aldıkları ücret bakımından aynı statüde yer almıyor, ayrımcılığa maruz kalıyorlar. Sağlık çalışanları olarak pandemi süresince de hep birlikteydik, çünkü sağlık bir ekip işidir. Ve bugün bu ekibin isteklerine kulak verilmesini istiyoruz. Sesleniyoruz, geri çekilen yasa tasarısının bir an önce meclise getirilerek hepimizi kapsamasını ve yasallaşmasını istiyoruz.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı: Uzun bir süredir hep birlikte sesimizi duyurmaya haklarımızı almaya çalışıyor, bunun için mücadele ediyoruz. Alanda emeğimizin değersizleştirildiği, emeğimize yabancılaştırıldığımız ve ne yazık ki artık bu mesleği sürdürme konusunda kuşkuları olan meslektaşlarımız için; daha iyi bir sağlık sistemi, insanca yaşayabilecekleri bir ücret, emekliliklerinde rahatça- çalışmaya zorlanmadan dinlenebilecekleri, emeklerinin karşılığını gördükleri bir çalışma ortamı için mücadele ediyoruz. Bu mücadelede tüm sağlık emekçilerinin insanca yaşayabilmesi talebi, sağlığa erişim konusunda sorun yaşayan yurttaşlarımızı da doğrudan etkiliyor. Tükenmiş hekim, tükenmiş sağlık emekçisi sağlığı imkânsız kılıyor. Kamucu, herkesin eşit erişebildiği, insanca, ücretsiz bir sağlık hizmetine ulaşılabilmesi için; hepimizin herkesin hakları için mücadele ediyoruz. Çünkü biz birlikte üretiyoruz ve buradan gelen gücümüzü kullanmaktan da çekinmiyoruz. Haklarımızı alacağımız günler yakındır. Yeter ki birlikte yan yana durarak mücadeleden vazgeçmeyelim. Yanımızda olan yurttaşlara ve basın emekçilerine de sesimizi görünür duyulur kıldıkları için teşekkürü bir borç biliriz.
İstanbul Veteriner hekimler Odası Yönetim Kurulu Üyesi Necati Bozkurt: Veteriner hekimlerin görev ve sorumluluk alanları genel olarak hayvan sağlığını korumak ve iyileştirmektir. Hayvanlardan insanlara geçecek hastalıkları önlemek halk sağlığını korumak ve koruyucu hekimlik yapmaktadır. Veteriner hekimler maalesef özlük haklar konusunda Tarım bakanlığına bağlı olduğu için sağlık meslek kuruluşundaki arkadaşlara düzenlemeler yapıldığı zaman, emeklilikte düzenlemeler yapıldığı zaman ülkeyi yönetenler tarafından sağlık sınıfından sayılmamakta ve sürekli dışlanmaktadır. Bu durum meslektaşlarımız arasında büyük üzüntü yaratmaktadır. Şu bir gerçek ki bizler de tabii ki sağlık sınıfındayız. Ancak ülkeyi yöneten egemen güçler sağlık meslek gurubunu parçalamaya ve böl parçala yönet sistemini uygulamaya çalışmaktadır. Bizler bunu kabul etmeyeceğiz ve birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası İst. Şb. adına Aytekin Karadağ: Pandeminden önce de pandemi ile birlikte de sağlık ordusunun yükünün ne kadar ağır olduğunu bütün dünya görüyor. Ancak payımıza açlık sefalet hor görülme ve şiddet düşüyor. Alanlarda bunu dile getirmek için elimizden geleni yapıyoruz ancak bizimle empati kuramayan yöneticiler tarafından yönetiliyoruz. Sağlık emekçilerinin hakkı ödenmez dediler ve ödemediler. Çalışma ekonomi bakanları bize “kaybedecek sadece maaşınız var” dediler. Çünkü sadece kendi sermayelerini kurtarma derdindeler. Biz bu düzeni yıkacağız ve alanlarda her zaman birlikte birleşerek mücadele etmeye devam edeceğiz.
Genel Sağlık İş İstanbul Şubesi Başkanı Deniz Korkmaz: Uzun bir süredir devam eden emek mücadelemizi duymayan kulaklara işittirmek, görmeyen gözlere göstermek için bugün burada toplandık. Geçinemiyoruz bu hepimizin malumu. Gittikçe zorlaşan hayat koşulları altında sağlıkçılar tükenme durumuna girmiş haldeler. Özelleştirmeci bakış açısıyla uygulanan sağlık politikalarından vazgeçilmelidir. Enflasyon oranına rağmen sağlık emekçilerine toplamda yüzde 30 bir zam açıklandı ve sağlık emekçileri çalışanlar enflasyona ezdirildi. Uygulanan politikalar değiştirilmeli ve halkın nitelikli sağlık hakkına ulaşması için çalışanlara yoksulluk üzerinde bir maaş verilmeli. Çalışma koşulları düzeltilmelidir. Görevi başında öldürülen hekimlerimiz, hemşirelerimiz, sağlık emekçilerimiz için bir kez daha söylüyoruz, 36 saatlik nöbetlerin sonrasında hayatını kaybeden asistanlarımız için söylüyoruz ancak sesimizi duyuramıyoruz. Bütün sağlık emekçileriyle sesimizi duyurana kadar direnmeye devam edeceğiz.
Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası adına Dr. Ahmet Mahlepçi: Bu yağmurda çamurda nerdeyse her hafta burası olmazsa İl Sağlık Müdürlüğü önüne giderek sesimizi duyurmak için basın açıklaması yapmak zorunda kalıyoruz. Sesimizi duyuramıyoruz ve meslektaşlarımız yurtdışına gitmek zorunda kalıyorlar. Çünkü hem geçinemiyoruz hem görevimizin başında şiddet görüyoruz, katlediliyoruz. Bu politik bir tercih haline geldi. Yoksulluk sınırının altında sağlıkçılara maaş vermek politik bir tercih haline geldi. Bunu biliyoruz ve susmayacağımızı geri adım atmayacağımızı buradan bir kez daha haykırıyoruz.
Devrimci Sağlık-İş Genel Sekreteri Erdoğan Demir: Sağlık işçilerinin sorunlarını haykırmak için ülkenin dört bir yanında ayakta olan bütün emekçiler, işçiler gibi biz de ayaktayız. Memleketin her yerinde haklarını arayan işçiler emekçiler var. Bizler de hakkımızı almak için buradayız. Sağlık işi bir ekip işidir, ekip hizmetidir. Hastaneden içeri girdiğimizde bizi karşılayan güvenlik işçilerinden, veri kayıt yapan işçilere, temizlik personeline kadar hepimiz bir bütünüz ve haklarımızı almak için bütün sağlık meslek örgütleriyle birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Sağlık iş kolunda çalışan bütün işçileri bu pankartın arkasındaki kurumlarda, sendikalarda olmaya-örgütlenmeye davet ediyoruz. Kazanmak için bulunmamız gereken yer burasıdır.
TTB Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu adına Dr. İlyas Kavak: Derinleşen ekonomik kriz koşullarında geçinemiyoruz. Asistan hekim maaşları yoksulluk sınırının altında kaldı. Yabancı uyruklu arkadaşlarımız açılık sınırının altında (2300 TL) gibi komik bir ücret karşılığında ayın sonunu getirmeye çalışıyor. Geçinmek için fazladan nöbet tutmaya çalışıyorlar. Ancak birçok gece hastanede kalmalarımızın karşılığını alamıyoruz. Yasal olarak ayda 10 nöbet tutuyor, ancak ödemeye geldiğinde 130 saate kadar ödeme alıyoruz. Biz emeğimizin karşılığını almak istiyoruz, 10’dan fazla nöbetin yasaklanmasını ve denetlenmesini istiyoruz. Nöbet ertesi izin yapabilmek istiyoruz. Asistan arkadaşımız Rümeysa’yı daha 4 ay önce kaybettik, hala bir düzenleme yapılmış değil. Bizlerin sağlıksız koşullarda yorgun ve uykusuz çalışmamız halkın sağlık hakkına da engeldir. Asistan hekimler olarak nitelikli uzmanlık eğitimi istiyoruz. Performans sistemi içinde ucuz işgücü olarak görülmek, mobbinge, şiddete uğramak ve angarya işler yapmak istemiyoruz.
TTB Tıp Öğrencileri Kolu adına Arjen Kılavuz: Sistematik bir şekilde ölüme sürüklenen intihara sürüklenen meslektaşlarımızın altında yatan çarpıcı gerçeği görmek zorundayız. Bu gerçeği görmediğimiz sürece yaşamak için yurtdışına çıkmak zorunda kalacak meslektaşlarımız. İnsanca onurlu ve sağlıklı bir şekilde yaşarsak halkımıza da aynı şekilde insanca onurlu ve sağlıklı bir hizmet sunabiliriz. Özlük haklarımızın verildiği bir ülkede onurlu haysiyetli ve sağlıklı yaşamak istiyoruz. Ek olarak bir öğrenci olarak bu şehirde kirada yaşamanın ne kadar zor olduğunu belirtmek istiyorum. Burslar olmasa yaşamamız geçinmemiz ve okumamız çok zor. Barınamıyoruz, karnımızı tok tutamıyoruz. Tıp öğrencileri olarak aldığımız burslarla görece daha şanslı olabiliriz ama yine de geçinmek, doymak ve barınmak çok zor. Aylardır iktidardan sağlık alanına ilişkin olumlu ve doyurucu adımlar atılmasını bekliyoruz. Bu açıklamayı duyana kadar da mücadelemize devam edeceğiz.
EKONOMİK VE ÖZLÜK HAKLARIMIZ, HALKIN SAĞLIK HAKKI İÇİN G(Ö)REV’DEYİZ!
Yapılan konuşmaların ardından ortak açıklamayı İTO Başkanı Dr. Pınar Saip okudu.
Yapılan açıklamada şu görüşler ifade edildi:
“Bizleri artık sağlık hizmeti veremez hale getiren bu çalışma yaşamının sürdürülemez olduğunu bir kez daha ifade ediyoruz. Oyalama değil, hakkımız olanı istiyoruz. Yaşama adanmış bir mesleğin mensupları olarak hakkımızı gasp eden bu bozuk düzene karşı alternatifsiz değiliz. Bize dayatılan bu çalışma koşulları, bu sefalet ücretlerin kader olmadığını biliyoruz. 14 Mart sağlık haftasına doğru giderken büyük sağlıkçı buluşmaları gerçekleştireceğiz. Taleplerimizin karşılanmaması durumunda daha uzun süreli G(Ö)REV’e hazır bulunduğumuzu da buradan kamuoyuna bildirmek istiyoruz.
Taleplerimiz açık, tekrarlıyoruz:
- Tüm sağlık emekçilerine insanca yaşamaya olanak veren, emekliliğe yansıyan yoksulluk sınırı üzerinde temel ücretin verilmesi; eğitim durumu, hizmet yılı, mesleki risk gibi faktörler ile ücret skalasının belirlenmesi.
- Ek göstergelerin 3600’den 7200’e kadar kademeli olarak yükseltilmesi.
- Sağlıktaki personel sayısının kadrolu güvenceli istihdam ile OECD ortalamasına çıkarılması.
- Sağlığa bütçeden daha fazla pay ayrılması.
- Emeklilere verilecek ilave ödemede, hangi kurumdan veya hangi sosyal güvenlik kurumuna bağlı olarak emekli olduğuna bakılmadan, tümüne eşitlik ve adalet ölçüsünde insanca yaşamaya yetecek emekli maaşı bağlanması.
- Emekli aylıklarının emsalleri ile kıyaslanamayacak ölçüde düşük olması sebebiyle sağlık çalışanları emekli olduktan sonra da çalışmak zorunda kalmaktadır. Getirilen ilave ödeme miktarı emekliyi çalışmaktan alıkoyabilecek bir miktar değildir. Bu bakımdan, söz konusu ilave ödemeden yararlanmak için çalışmama şartının kaldırılması.
- COVID-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılması.
- Etkili ve caydırıcı yeni bir sağlıkta şiddeti önleme yasasının çıkarılması, güvenli işyerlerinin oluşturulması.
- Kanunlara göre sağlık alanında görev yaptıkları halde, sağlık çalışanı olarak görmezden gelinen veteriner hekimlerin de, tüm sağlık çalışanlarına yapılacak yasal düzenleme ve maaş iyileştirmelerinden faydalandırılması.
- Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği birinci basamak sağlık hizmetlerinin oluşturulması, Aile hekimliği ceza yönetmeliğinin iptal edilmesi.
- Asistan hekimler başta olmak üzere uzun süreli ve angarya çalışmanın kaldırılması. Nöbet ertesi izinlerin ekonomik kayba neden olmadan kullandırılması.
- Sağlık hizmetlerinde katkı katılım payı, reçete ücreti vb adlarla alınan ücretlerin iptal edilmesi.
- Liyakatsiz atamalar, soruşturmalar, mobbing, güvenlik soruşturmaları, KHK’ler ile dayatılan antidemokratik uygulamaların derhal bitirilmesi.
- Özel sağlık kuruluşlarında ciro baskısına, taşeronlaştırmaya, güvencesiz çalışmaya son verilmesi.
- Sağlık hizmetlerinin planlanmasında ve sunulmasında sağlık emek ve meslek örgütlerinin karar alma mekanizmalarında yer alması.
Basın açıklamasının ardından etkinlik İTO YK üyesi Dr. Osman Öztürk’ün “Bütün Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’da da birlikteydik. Basın açıklamamız bitti ama mücadelemiz bitmeyecek, haklarımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz” duyurusuyla sona erdi.
Hekimler ve sağlık çalışanları “Umudumuzu tüketmeyeceğiz” diyerek ellerindeki beyaz balonları göğe saldılar.
İÜ İstanbul Tıp Fakültesi
Kanuni Sultan Süleyman EAH
Silivri Devlet Hastanesi
Bakırköy Ruh Sinir EAH
Samatya EAH
Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi
Şişli Etfal Seyrantepe EAH
Kartal Lütfü Kırdar E. A. Hastanesi
İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi
Maramara Tıp Pendik EAH
Şişli Hamidiye Etfal E. A. Hastanesi
İstanbul EAH (Samatya)
Taksim ilkyardım EAH
Bayındır İçerenköy Hastanesi
Bahçelievler Devlet Hastanesi