İstanbul Depremine Yönelik Sağlık Hizmetinin Yapılanması Çalışma Grubu Anasayfa
Hekimler İçin İletişim Hattı
Cumartesi Anneleri'nin Yanındayız!
- Eylül 19, 2023
- 655
Gözaltında kaybolan ve siyasi cinayetlere kurban giden yakınlarının faillerini arayan Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın 28 yıldır Galatasaray Meydanı'nda düzenlediği oturma eylemi Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlali kararına rağmen yine engellendi. 16 Eylül Cumartesi günü aralarında İstanbul Tabip Odası yöneticilerinin de olduğu insan hakları savunucuları kelepçelenerek hukuksuzca gözaltına alındı. İstanbul Tabip Odası (İTO) adalet, demokrasi, ve insan hakları mücadelesinden vazgeçmeyeceğini, Cumartesi Anneleri'nin yanında olmaya devam edececeğini basın toplantısı ile duyurdu. Toplantıya, İTO Yönetim Kurulu üyeleri Dr. H. Ayşen Yavru, Dr. Saffet Ercan, İTO İnsan Hakları Komisyonu üyeleri, Dr. Meltem Günbeği, Dr. Feray Kaya, Dr. Benan Koyuncu ve Cumartesi Anneleri/İnsanları'ndan aileler katıldı.
"ORADA OLMAYI GÖREV BİLDİK"
19 Eylül Salı günü İstanbul Tabip Odası'nda düzenlenen basın toplantısı cumartesi günü gerçekleşen polis müdahalesinde gözaltına alınan İTO Yönetim Kurulu üyelerinden Dr. Saffet Ercan'ın sözleriyle başladı. Ercan, Cumaetesi Anneleri/ İnsanları'nın eylemlerinin 1995'ten yılından beri yapılan dünyanın en barışçıl eylemlerinden biri olduğuna vurgu yaptı. İTO'nun Cumartesi Anneleri/İnsanlarının adalet arayışına destek olmaya devam edeceğinin altını çizen Dr. Saffet Ercan, "Cumartesi Anneleri'nin yakınlarının akıbetini öğrenme mücadelesine biz de hekimler olarak, yaşamı savunan bir mesleğin mensupları olarak, bu ülkede demokratik mücadelenin bir unsuru olarak orada yer almayı bir görev bildik" ifadelerini kullandı.
"İŞKENCE İLE GÖZALTINA ALINIYORUZ"
Daha sonra söz alan İTO İnsan Hakları Komisyonu Üyesi DR. Feray Kaya, yakınlarını arayan aileleri kürsüye davet etti. İlk sözü alan 1980 yılında gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren'in kız kardeşi İkbal Eren Yarıcı, konuşmasına İTO'ya desteğinden dolayı teşekkür ederek başladı. Yarıcı, 700. haftadan sonra uğramadıkları haksızlık, adaletsizlik, hukuksuzluk kalmadığını söyledi, "anayasal haklarımızı kullanmamıza rağmen işkenceyle gözaltına alınıyoruz" dedi.
"DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ VERİYORUZ"
Yarıcı'nın ardından kürsüye gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın ağabeyi Hüseyin Ocak çıktı. Ocak, "Cumartesi Anneleri hakikat ve adalet mücadelesinin peşindeler ama aynı zamanda bu ülkede demokrasi ve özgürlüğün yeniden tesisi için de mücadele ediyorlar" dedi ve tüm kurumlara, demokrasi ve özgürlük mücadelesine destek verme çağrısı yaptı.
İTO İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Dr. Meltem Günbeği'nin okuduğu basın açıklaması şöyle:
ADALET, DEMOKRASİ VE İNSAN HAKLARI MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMİYORUZ
CUMARTESİ ANNELERİ’NİN YANINDAYIZ
Bilindiği üzere, gözaltına alındıktan sonra varlıkları reddedilen ve gözaltında kaybedilen oğullarının, kızlarının, kardeşlerinin, babalarının, sevdiklerinin akıbetini öğrenmek için 28 yıldır mücadele eden Cumartesi Anneleri ve İnsanlarının eylemi hukuk dışı şekilde engelleniyor. Cumartesi Anneleri ile özdeşleşen, “hakikatin hafızasını nakşettiğimiz” diye tanımladıkları Galatasaray Meydanı AİHM ve AYM kararları hiçe sayılarak annelere yasaklanıyor. Ancak bu topraklarda umudun ve inadın simgesi olan Cumartesi Anneleri/İnsanları her hafta kayıplarını aramaya devam ediyor. Bizler de İstanbul Tabip Odası olarak 964. Haftasında yani bundan dört gün önce bu haklı arayışta anneler ile birlikteydik. Bu süreçte yaşananları basın aracılığıyla bir kere daha kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.
Geçtiğimiz haftalarda olduğu gibi 964.haftada da Cumartesi Anneleri/İnsanları ve destek için orda bulunan bizlerin yolu İstiklal Caddesi’nde yürüdüğümüz sırada polis tarafından kesildi. Polisler kalkanlarıyla bizleri ve Cumartesi Anneleri/insanlarını ablukaya aldı. Olayı izleyen basın emekçileri itilerek, hakaret edilerek ablukadan çıkarıldı. Abluka içerisinde olan insanların gözaltına alınması sırasında özel bir direnç gösterilmemesine rağmen amir olduğu bilinen polisler tarafından tahrik edici söylemler ısrarla devam ediyordu. Ellerde tutulan karanfiller agresif şekilde koparılıp, ayaklar altında çiğnendi. Polis aracına bindirilme sırasında ise ters kelepçe, araç içine iterek sokma, hakaret etme, itiraz edenlerin kelepçelerinin bilerek daha fazla sıkılması şeklinde işkence ve kötü muamele uygulamaları yapıldı. Gözaltı aracının içerinde sağlık sorunu yaşayan kişilerin şikayetleri duymazdan gelindi. Giriş muayenelerine götürülen insanlar hastane içine kadar kelepçe ile götürüldü. Hastane içerisine aynı anda toplu götürülmenin ve çok sayıda kolluk kuvvetinin alanlara girmesinin acil servis işleyişlerini aksattığı görüldü. Barışçıl ve anayasal hakların kullanılmasını talep eden bizlere karşı cezalandırıcı tutum her aşamada devam etti. Muayene olanların giriş muayene raporlarını almaları polislerce engellenmeye, alınan raporlardan kolluğun sicil numarası silinmeye çalışıldı. Hastaneye giriş ve çıkışlarda ise eşlik eden polisin kol sıkma, koldan çekiştirme şeklinde işkence kapsamında uygulamalara devam ettiği görüldü.
Her hafta Cumartesi insanlarına karşı yapılanlar ile de görünür olan insan hakları ihlalleri birçok farklı alanda giderek artmaktadır. Cezasızlık politikasının, ihlallerin artmasında başat rol oynadığı ise aşikardır. Bizler sağlığın yalnızca fiziksel bir iyilik halinden ibaret olmadığını, ruhsal, sosyal ve siyasal iyilik hali olmayan bir toplumun sağlıklı olamayacağını bilerek, adalet ve demokrasi ısrarımızı bir kere daha beyan ediyoruz.
Ayrıca İstanbul Tabip Odası olarak muayene koşulları İstanbul Protokolü’ne uygun olarak düzenlenmiş adli muayene odaları talebimizi tekrarlıyoruz. Kelepçeli muayene, muayene ortamında kolluğun bulunması ve muayeneye müdahalenin suç olduğunu yineliyoruz. Adli muayeneleri yapacak hekimlerin işkencenin raporlanması konusunda yeterli eğitimi alması için gerek tıp eğitimi gerekse meslek içi verilecek eğitimlerin önemini vurguluyor, meslektaşlarımıza da mesleki etik sorumluluklarını hatırlatıyoruz.
Bizler adalet, demokrasi ve insan hakları mücadelemizden vazgeçmiyoruz Yirmi sekiz yıldır kayıplarını arayan Cumartesi Anneleri’nin yanındayız.
İstanbul Tabip Odası İnsan Hakları Komisyonu
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu
