Pandemi ve kadın çalıştayı


  • Hekim Sözü Mayıs-Haziran 2021
  • 606

PDF formatında okumak için tıklayınız.

Türk Tabipleri Birliği Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu ile Ankara Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonunun birlikte gerçekleştirdiği “Pandemi ve Kadın Çalıştayı” 17-18 Nisan 2021 tarihinde çevrimiçi olarak düzenlendi. Tabip odaları temsilcileri, sağlık emek meslek örgütlerinin yanı sıra uzmanlık derneklerinin katılımıyla yapılan iki günlük çalıştayda, pandemide kadın olmak, pandeminin kadın sağlığına etkileri ve kadın sağlık çalışanlarının pandemi ile artan sorunları kapsamlı bir biçimde tartışıldı.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın açılış konuşmasının ardından Alev Özkazanç, “Pandemiden Dünya, Yaşam ve Kadınlar Nasıl Etkilendi; Saldırılar, Direnme, Dayanışma” başlıklı sunumunu yaptı. Özkazanç: “Salgın sadece neoliberal, kapitalist düzenlerin zaaflarını değil modern sanayi uygarlığımızın eksiklerini de gözler önüne serdi. Pandemi, cinsiyet ilişkileri ve kadınlar açısından eşitsizliklerin daha da öne çıktığı bir süreci yarattı.” dedi.
Ecehan Balta ise “Pandemide Kadın Emeği Nasıl Etkilendi: Çalışma Yaşamı, Artan İş Yükü, İşsizlik” adlı sunumunda tüm sınırların kalktığı bu dönemde zaman yoksunu olan kadınların zaman yoksulluğunun daha da arttığını, sınıfsal, bölgesel farklılıkların daha da derinleştiğini vurguladı.
Gökçeçiçek Ayata, “Pandemi ve Kadına Yönelik Şiddet” başlıklı sunumunda, pandemi sürecinde kadınların ekonomik, sağlık ve güvenlik sıkıntılarının arttığını, kadına yönelik sadece fiziksel değil, ekonomik ve psikolojik cinsel şiddetin de olduğunu belirtti.
Ayşegül Ateş Tarla, “Pandemi ve Göçmen/Mülteci Kadınlar, Kırılgan Gruplar” adlı sunumunda: “Göçmen kadınlar pandemide yanlış politikalardan dolayı görünmez oldu. Mevcut salgında göçmenler daha fazla ayrımcılık ve şiddete maruz kaldı” dedi. Göçmen sağlığı merkezi çalışanı kadın hekim, “Pandemide Göçmen Sağlığı Merkezi” deneyimini şöyle aktardı: “Pandemi süreci mülteciler için daha zor oldu, bazı mülteciler küçük bir evde dört veya beş aile kalıyor. Yaşlı hastalar için çok daha zor oldu. Sadece farklı bir ilçeden randevu aldığım için hastalarım oraya gidemedi, sanki başka bir ülkeden randevu aldım gibi oldu.”
“Pandemide LGBTİQ+ Bireyler Nasıl Etkilendi” başlıklı konuşmasında Filiz Ak: “LGBTIQ+ler pandemiden daha çok etkilendi ve bu sosyal yaşamda da kendini gösterdi; işsiz kaldılar, sağlığa erişemediler.” dedi.
Sunumların ardından kadın sağlık çalışanlarının sorunları çerçevesinde altı çalışma grubu oluşturuldu. Farklı uzmanlık ve uğraş alanlarından yaklaşık 125 kadın katılımcı tarafından büyük ölçüde deneyim ve tanıklıkların aktarımına dayanan tartışmalar, cumartesi öğleden sonra ve pazar öğlen saatlerinde yürütüldü.
İkinci gün Şevkat Bahar Özvarış tarafından Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) ve Hacettepe Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (HÜKSAM) iş birliği ile yürütülen ‘’COVID-19 Pandemisi Sürecinde Kadın Sağlık Çalışanlarının Özelleşmiş İhtiyaçlarının Değerlendirilmesi Araştırması’’ raporu sunuldu. Altı çalışma grubunun raporlarının sunumu, katılımcılarından gelen katkılarla zenginleştirilerek grup raportörleri tarafından tartışıldı.
Atölye raporlarının sunumu sonrası forum kısmında katılımcıların katkıları, önerileri ve sorularıyla çalıştay zenginleştirildi. Tüm tartışma gruplarındaki tartışmalarda ve forumdaki önerilerde, önümüzdeki süreçte sağlık çalışanı kadınlar için şiddete karşı dayanışma ağları ve cinsel tacizle mücadele hareket planları oluşturmak fikri öne çıktı.
Kapanış konuşmasını TTB Kadın Kolu yürütmesinden Mübeccel İlhan gerçekleştirdi. İlhan’ın;
“Gelin! Bugün günlerden Mirabel olsun, Gülistan’ın doğum günü, Özgecan Aslan’ın mezuniyeti, Hande Kader’in onur yürüyüşü, Nadire Kadirova’nın memleketine döndüğü gün olsun! Annesinin yerini söylemediği için babası tarafından öldürülen yeni mezun meslektaşımız Gülnur Yılmaz’ın işe başladığı gün olsun! Bizim cesaretimiz azmimiz tüm kadınlara HAYAT olsun” çağrısıyla çalıştay sonlandı.


Bu İÇERİĞİ Paylaş!