Muayenehane Hekimlerine Çalışma Kısıtlaması Getiren Yönetmelikler Bir Kez Daha Değişti


  • Nisan 25, 2023
  • 1365

Özel Hastaneler Yönetmeliği ile Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik’te 6 Ekim 2022 ve 7 Ocak 2023 tarihlerinde yapılan değişikliklere bir yenisi daha eklendi.

Bilindiği gibi, 6 Ekim tarihli değişiklikler ile, muayenehane hekimlerinin, hastalarının teşhis ve tedavi işlemlerini özel sağlık kuruluşlarında yapabilmelerinin önüne sağlık kuruluşuyla yıllık sözleşme imzalanması ve branşlarında boş kadro bulunması gibi haksız kısıtlamalar getirilmişti.

7 Ocak tarihli değişiklik ile de, muayenehane hekimleri için, branşında boş kadro bulmak koşulu ortadan kaldırılmış, ancak hekimin yıllık sözleşme yapacağı hastane ve tıp merkezinin, ilgili branşta ruhsatı bulunması şartı getirilmiş, yanı sıra sağlık kuruluşlarının sözleşme yapabileceği hekim sayısı, ilgili branştaki toplam kadro sayısının üçte biri ile sınırlandırılmıştı. 7 Ocak 2023 tarihinden önce muayenehanesi bulunan hekimlerin, sözleşme yapacakları sağlık kuruluşlarından birinde kadro sınırlamasına tabi tutulmayacakları da, istisna olarak bu düzenlemeler arasında yer almıştı.

Hekimlerin serbest çalışma hakkına müdahale niteliğinde olan bu düzenlemeler, tarafımızdan da, çok sayıda hekim ve meslek kuruluşu tarafından da dava konusu edilmişti.

Davalar devam ederken, ilgili Yönetmeliklerde 7 Nisan 2023 tarihinde bir kez daha değişiklikler yapılmıştır:

1- Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin Ek 5. maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendine ikinci cümlesinden sonra gelmek üzere;

“Muayenehanenin hizmet verdiği ilde ilgili branşta hizmet vereceği özel sağlık kuruluşu bulunmaması halinde mümkün olan en yakın ilde Bakanlıkça planlama amacıyla oluşturulan ilgili komisyonlardan görüş alınarak sözleşme yapılabilir.”

düzenlemesi eklenmiştir. Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik’e de aynı yöne hüküm eklenmiştir.

Bu düzenleme ile muayenehanenin bulunduğu il dışında bir sağlık kuruluşuyla sözleşme imzalanabilmesi yeni bir koşula (muayenehanenin hizmet verdiği ilde ilgili branşta hizmet vereceği özel sağlık kuruluşu bulunmaması koşuluna) bağlanmıştır.

Belirtelim ki, muayenehanesi bulunan bir hekimin, muayenehanenin bulunduğu ilin dışında, başka bir ilde mesleğini icra etmesini ve hastalarının teşhis ve tedavilerini başka bir ilde sürdürmesini yasaklayan bir kanun hükmü bulunmamaktadır. Aksine gerek muayenehane hekimleri, gerekse de özel sağlık kuruluşlarında çalışan hekimler, Sağlık Bakanlığı’nın aynı Yönetmelikte yıllar içinde yaptığı düzenlemeler ile birden fazla ilde çalışmalarını sürdürebilmektedir.

Kanuni dayanağı olmayan ve yanı sıra özel sağlık kuruluşlarında çalışan hekimlere açıkça tanınmış olan birden fazla ilde çalışma hakkının, muayenehane hekimlerinden esirgenmesi ne hukukla, ne hakkaniyetle bağdaşmaktadır.

2- Yanı sıra yine 7 Nisan tarihinde yapılan değişiklik ile Yönetmeliğin istisna hükmü olan Geçici 20. Maddesi;

“7/1/2023 tarihinden önce muayenehanesi bulunan hekimler, sözleşme yapacakları tıp merkezi ve/veya özel hastaneden en fazla ikisinde ek 5 inci maddenin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan kadro sınırlamasından muaf tutulur. Bu hekimlerin muayenehanelerini kapatmaları ve üç ay içinde aynı ya da farklı ilde tekrar açmaları şartıyla muafiyetleri devam eder.” şeklinde değiştirilmiştir.

Benzer değişiklikler Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik’te de yer bulmuştur.

Böylelikle 7 Ocak tarihinden önce açılan muayenehaneler için, kadro kısıtlaması olmaksızın sözleşme yapılabilecek sağlık kuruluşu sayısı ikiye çıkarılmıştır.

Bu düzenleme ile 7 Ocak öncesi muayenehanesi bulunan hekimler için nispeten olumlu bir sonuç yaratılmışsa da, tıpkı 6 Ekimde ve 7 Ocak’ta olduğu gibi, mesleğin serbest icrasına yönelik kısıtlamalar sürdürülmektedir. Bu kısıtlama da özü itibariyle, üst hukuk normları olan 1219 sayılı Kanun ile 2219 sayılı Kanunu’na aykırıdır.

7 Ocak’tan önce açılan muayenehaneler için, kadro kısıtlaması olmaksızın iki sağlık kuruluşuna izin verilmiş olması, kısıtlamanın temelde hukuka aykırı olduğu gerçeğini değiştirmemektedir.

Bu anlamda serbest meslek icrasına yönelik tüm kısıtlamaları ortadan kaldırmak için hukuki mücadeleyi sürdürmek kaçınılmaz görünmektedir.

İstanbul Tabip Odası

Hukuk Bürosu

 


Bu HABERİ Paylaş!